Ana Sayfa
FORUM
ATATURK HAKKINDA
FIZIK ODEVLERI
KIMYA ODEVLERI
BIYOLOJI ODEVI
MATEMATIK ODEVI
TARIH ODEVI
COGRAFYA ODEVI
SOSYAL BILGILER ODEVI
TURKÇE-EDEBIYAT ODEVI
DIL BILGISI ODEVI
DIN VE ILAHIYAT ODEVLERI
PSIKOLOJI ODEVI
FELSEFE VE SOSYOLOJI ODEVI
EKONOMI-IKTISAT-ISLETME ODEVI
BILIM VE TEKNIK ODEVI
GUZEL SANATLAR VE MUZIK ODEVI
BIYOGRAFILER ODEVI
=> MUSTAFA KEMAL ATATURK'UN BIYOGRAFISI
=> YAHYA KEMAL BIYOGRAFISI
=> KUBILAY HAN BIYOGRAFISI
=> NECIP FAZIL KISAKUREK BIYOGRAFISI
=> Thomas Edison'un Biyografisi
=> Galileo Galilei'nin Biyografisi
=> Albert Einstein'in Biyografisi
=> Mehmet Akif Ersoy Biyografisi
=> Isaac Newton Biyografisi
=> Barbaros Hayreddin Pasa Biyografisi
=> Halit Ziya Usaklıgil Biyografisi
=> Hazarfen Ahmet Celebi Biyografisi
=> Mevlana Biyografisi
=> Erasmus Biyografisi
=> Yahya Kemal Beyatli Biyografisi
=> Omer Seyfettin'in Biyografisi
=> Arschimeds Biyografisi
=> Ziya Gokalp'in Biyografisi
=> Yunus Emre'nin Biyografisi
=> Ibni Sina Biyografisi
=> Mimar Sinan'in Biyografisi
=> Farabi Biyografisi
=> La Fontaine nin biyografisi
SPOR-SAGLIK-INSAN ODEVI
ÇEVRE VE YASAM ODEVI
KITAP OZETLERI
DENEYLER
TESTLER-SINAV SORULARI
PPT-HAZIR SLAYTLAR
HAYVANCILIK-TARIM ODEVI
ASRTOLOJI ODEVLERI
ENERJI ODEVLERI
GENEL KULTUR
ODEV KAPAKLARI
DERS UYGULAMALI HAZIR PROGRAMLAR
EGITIM ILE ILGILI BILGILER
Iletisim
Ziyaretci Defteri
 





Erasmus Biyografisi

Günümüzde, Rönesans’la birlikte ortaya çıkan hümanizm akımının yaratıcılarından ve en büyük temsilcilerinden biri olarak bilinen Rotterdamlı Erasmus, 1465 yılında Hollanda'nın Rotterdam kentinde doğdu. Bugünkü ortaöğrenimi karşılayan bir öğrenim döneminin ardından Augustin tarikatına girerek rahip oldu. Ancak hiçbir zaman geleneksel anlamda bir rahip olarak etkinlik gösteremedi; kendini daha çok bilime adamak istediği gerekçesiyle, dini makamlardan "cüppe giymeme" iznini aldı. Paris Üniversitesi'ne devam etti. 1499'da İngiltere'ye gittiğinde, john Colet, Thomas Morus (More) gibi aydınlarla tanıştı ve bu dostluklarla ufku daha da genişledi.


Papalığın düşünceler üzerinde kurduğu hegemonyaya karşı çıkarak, gerçek Hıristiyanlık ruhunu antik çağın yalınlığında aradı. Güzel sanatların ve bilimlerin yayılmasını, Avrupa'nın ortak bir sanat ve bilim anlayışının çatısı altında birleşmesini, hümanizmin birinci koşulu saydı. Özgün yapıtlarıyla ve çevirileriyle antik çağ düşüncesinin Avrupa'da yayılmasına çok büyük katkılarda bulundu. Martin Luther'in reformları başladığında, kilisenin yenilenmesi görüşüne katılmakla birlikte, Hıristiyan dünyasının kargaşaya, parçalanmaya sürüklenmesine şiddetle karşı çıktı.


1536'da Basel'de öldüğünde Avrupa'nın düşünce yaşamında papaların bile ziyaretine geldikleri bir kişi olacak kadar saygın bir yer edinmişti.


Deliliğe Övgü (özgün adıyla: Morias enkomion seu laus stultitiae),Erasmus'un canlılığını, geçerliliğini ve çekiciliğini günümüze değin değişmeden koruyabilmiş tek yapıtıdır. Bu küçük kitabın taslağını 1509 yazında, İtalya'dan İngiltere'ye yaptığı yolculuk sırasında çıkaran Erasmus, yazma işini İngiltere'de, dostu Thomas Morus'un evine vardıktan kısa süre sonra gerçekleştirdi; kitabı da Thomas Morus'a adadı. Yapıtını birkaç gün gibi kısacık bir sürede tamamlayan Erasmus, bu arada hiçbir kitaptan yararlanmadı.


Gülmece türündeki yapıta egemen olan iki temel görüş vardır. Bunlardan birine göre gerçek bilgelik, deliliktir. Öteki görüşe göre ise kendini bilge sanmak, gerçek deliliktir. İnsana yeryüzünde yaşama gücü kazandıran şey, gerçek bilge olma niteliğiyle doğrudan doğruya deliliğin kendisidir. Kitapta delilik (stultitia) , kendi kendisine övgüler düzer; bu arada çocuklukta ve yaşlılıkta, aşkta, evlilikte ve dostlukta, politikada ve savaşta, yazında ve bilimde deliliğin nasıl her zaman egemen olduğu gösterilir.


Tüm uğraş alanları, bu arada özellikle din kurumu ve din adamları bu panorama çerçevesinde sergilenir. Deliliği konuşturma kisvesi altında Erasmus, çağının kilisesine ve o kilisenin mensuplarına en acımasız eleştirileri yöneltir. Bu niteliğiyle “Deliliğe Övgü” çağlar boyunca bağnazlığa karşı kaleme alınmış en yetkin düzeydeki başyapıtlardan biri olmuştur. Yapıtın yazılışım izleyen sonraki yüzyıllarda -haklı olarak- düşünce düzeyindeki bağnazlığın her türlüsüne yönelen bir eleştiri diye yorumlanması, belki de bugüne değin koruduğu kalıcılığın baş nedenidir.


Yazınsal açıdan Deliliğe Övgü, Latin ozanı Horatius'un "hakikati gülerek söylemek" ilkesinin belki de en yetkin örneğidir. Biçim açısından Erasmus, yapıtını kaleme alırken daha önce yapıtlarım çevirdiği Lukianos ve Libanios'tan da esinlenmiştir.

Bugün 11 ziyaretçi (47 klik) kişi burdaydı!
 


 
Google
 

Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol