Honore de Balzac(1799 – 1850), realizm akımının kurucularındandır. Realistliğini bütün romanlarını hayattan alarak göstermiştir. İnsanla ilgili herşeye tam bir araştırmacı gözüyle bakmıştır. Tarafsızlığı sayesinde toplumun tahlilini doğru bir şekilde yapmayı başarmıştır. Uzun cümleler kullandığı romanlarında tasvirleri uzun tutmuş, ismi geçen her şahsı ayrıntılı bir biçimde anlatmıştır.
Romanları: Eugine Granded, Cesar Britteau, Vadideki Zambak, Goriot Baba...
Kitabın adı: Goriot Baba
Çevirmeni: Nesrin Altınova
Basım evi: Sosyal Yayınlar
Baskı sayısı:3
Sayfa sayısı:336
Karakterler: Eserdeki en önemli karakter olan Eugene de Restignac, Paris’e hukuk okumaya gelen yakışıklı, iyi huylu ve tertipli bir gençtir. Paris’in bozuk düzenine uymamak için çaba harcayan bir öğrencidir.
Goriot Baba: 69 yaşında kendi halinde, pansiyonda yaşayan biridir. Pansiyona gelmeden önce basit bir makarna işçisiyken, ustasını tezgahına sahip olup bu tehlikeli dönemin önemli kişilerince de korunmuştur ve bir servete sahip olmuştur. Karısının ölümünden sonra kızlarına aşırı derecede bağlanmıştır ama karşılığını alamamıştır. Her yıl sonunda pansiyondan bir kat daha yukarı çıkarak oda kirasından bir kat daha kısmak zorunda kalmıştır.
Vautrin: Amerika hayaliyle yaşayan ve siyah sermaye olarak nitelendirdiği zencileri maliyetsiz çalıştırarak para kazanmaya çalışan, hapishaneden kaçmış biridir.
Matmazel Tailefer: Öyküsü bir kitaba konu olabilecek biridir. Babası zengin biridir ve onu reddederek bütün servetini oğluna bırakmak istemektedir.
Anastasie ve Dephine; Restaut ve Nucungen kontlarıyla evlenirler. Küçüklüklerinden beri her istedikleri gerçekleştirilmiştir. Daha 15 yaşındayken arabaları ve uşakları vardır. Babaları onları çok sevmesine rağmen onlar sadece para için onunla muhabbetteydiler. Goriot Baba sefalet içinde yaşarken, kızları lüksün her türlüsü içinde rahat yaşamaktaydılar.
Özet:
Paris’in kenar mahallelerinin birindeki pansiyonda uzun süredir kalmakta olan Goriot Baba, çevresi tarafından pinti bilinen ve alaya alınan gizemli biridir. Aynı pansiyonda; soylu bir aileye mensup olmasına karşın parasız ama hırslı Eugene adlı bir hukuk öğrencisi kalmaktaydı. Zengin olmak isteyen bu genç, kuzeni vasıtasıyla Paris’in zengin aileleriyle tanışmaya başlar. Tesadüfen Eugene, Goriot Baba’nın iki kızıyla da tanışır. İkisi de mutsuz evlilikler yapmışlardır. Büyük kızı Anastasie, kocasını Maxime isimli kumarbaz sevgilisiyle aldatmaktadır. Anastasie, tüm parasını Maxime’ye kaptırır. Goriot Baba’nın küçük Delphi ise kocasından ne sevgi ne de para elde etmiştir. Delphi Eugene’ye aşık olur. Kızlarının bu durumunun bu durumunu öğrenen Goriot Baba iyice yıkılır. Eugene’nin kuzeni de gönlünü Ajuda adlı birine kaptırmıştır. Ajuda başka biriyle evlenecektir. Bunu öğrenen kuzen Madem de Beuseant hayal kırıklığına uğrar ve Paris’i terkeder.Bu sıralarda Goriot Baba, elinde avucunda ne varsa satmış ve hasta olmuştur. Parası dışında hiç bir baği olmaa kızları onu bu zor döneminde yalnız bırakırlar. Babalarının ölüm döşeğinde olduğunu bile bile partilerde eğlenmeyi tercik ederler.Goriot baba ölür. Eugene ve tıp öğrencisi bir arkadaşı ile onu toprağa verirler. Eugene tüm cenaze masraflarını üstlenir.
Konu:Sosyal ve kültürel çevrelerin değişik özellikler göstermesine rağmen kuşaklar arası çelişkiler sorun yaratan düşünce tarzları ve toplum içindeki insan ilişkileridir. Romanda kızları için servetini, işini, onurunu, maddi ve manevi herşeyini feda eden bir babanın evlet sevgisi karşılığında uğradığı hayal kırıklığı; sevgi, şefkat, anlayış ve özveri dolu bir aileden çıkarak her türlü ahlaksızlığa yataklık eden ve namuslu insanların gömülüp kaybolduğu Paris’te hukuk fakültesinde okuyan bir öğrencinin yaşadıkları anlatılmaktadır.
Yer ve zaman: Olaylar 18. yüzyılda geçmektedir. Olayların geçtiği yer Vaquer Pansiyonudur.
İletisi: Balzac, Paris’in içine düştüğü sosyo ekonomik problemlerin boyutunu ve pansiyonda kalan birbirinden farklı hayatlardan gelen insanları inceleyerek göstermeye çalışmıştır.
Dili: Kullanılan katı Fransızca ke kurulan uzun cümleler, romanın anlaşılmasını ve çevrilmesini zorlaştırılmıştır.
Balzac tasvirleri uzun tutmuş ve benzetmelerden de gerektiği kadar faydalanmıştır.
İki romanın ilişkisi:
Romanlar arasında yüzyıllık bir zaman ve yer farkı olmasına rağmen konularının birbirlerine çok benzediği kolaylıkla farkedilir. Sosyal içeriklidirler. Toplumdaki sosyal bozukluğun, aile ilişkilerine ve yaşantılarına yansıması ortak konudur. İki romanda da evlatları için her türlü fedakarlığı yapabilecek birer baba vardır.
Goriot Baba, paranın gücüne inandığı ve hatırı sayıılır bir servet sahibi olduğundan kızlarını para ile mutlu etmeye çalışmaktadır. Onların ahlaki gelişimleriyle hiç ilgilenmemektedir.
Buna karşın Ali Rıza Bey, Çocuklarını ahlaki gelişimleriyle daha fazla ilgilenmektedir.
Reşat Nuri Güntekin, tasfire daha az yer vererek kitabın akıcılığını arttırmıştır. Balzac ise tasvirleri her ne kadar yerinde kullanmışsa da kimi zaman okuyucuyu romandan soğutmuştur. Aralarındaki en önemli benzerlik de yazarların sade halk tabakasını işlemiş olmalarıdır.